Asrın felaketinin etkisinden çıkamayanlar dikkat!

Geçtiğimiz sene 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin üzerinden bir sene geçti. Depremin insanlar üzerindeki psikolojik sorunların nedenlerini Psikolog Nursena As açıkladı.

6 Şubat 2023 tarihinde Maraş’ın Pazarcık ilçesinde 7.7 ve Elbistan ilçesinde 7.6 büyüklüğündeki iki büyük deprem yaşandı. Depremde Maraş, Hatay, Malatya, Adıyaman, Gaziantep, Kilis, Osmaniye, Adana, Diyarbakır, Şanlıurfa ve Elazığ’da 53 binden fazla insan hayatını kaybetti. Meydana gelen depremde yıkılan evler, iş yerleri, camiler ve okullar, birer savaş alanı görünümü haline geldi.

 

Depremin üzerinden bir yıl geçmesine rağmen insanlar psikolojik olarak o travmayı hala üzerinden atamamasına değinen Psikolog Nursena As, “Depremin acısını hala ilk günkü gibi yaşıyor olanlarımız varsa, ben de hala etkileri var, bir türlü geçmiyor, hep aklımda, hep irkiliyorum, sarsılıyorum diyorsanız burada lütfen psikolojik bir destek alın çünkü bu travma sonrası stres bozukluğu dur.” dedi. 

 

 

“VATANDAŞLAR ÇADIRLARDA, KONTEYNIRLARDA KAYIPLARA RAĞMEN YAŞAMAYA DEVAM EDİYOR”

 

Kahramanmaraş depreminin üzerinden bir sene geçti. Depremin insanlar üzerindeki etkisini Psikolog Nursena As, şöyle açıkladı: “Bugün 6 Şubat yani yakıcı depremin üzerinden geçen tam bir sene. Bizler bir yıl önceye gittiğimizde Şanlıurfa ile beraber toplamda 11 ilin etkilendiği, insanların evlerini kaybettiği, sevdiklerini toprak altına verdiği, kayıpların yaşandığı, kaybolan insanların belki hala bulunamadığı acılı bir dönemden geçtik ve geçiyoruz bunun etkisi devam ediyor. Depremi yaşayan insanların orta hasarlı ve az hasarlı olan vatandaşlar evlerine geçmiş durumda ama korkuları hala geçmiş sayılmaz daha yakıcı etkiye sahip iller. Vatandaşlar çadırlarda, konteynırlarda kayıplara rağmen yaşamaya devam ediyorlar. Memleketlerinden göç eden insanlar oldu.  Gittiği yerleşim yerlerinde birçok yaşam mücadelesi veren insanlar yeniden doğmuş ve hayata tutunmaya çalışıyorlar en kötüsü ise acılarıyla birlikte ayakta durmaya çalışıyorlar” dedi.

 

 

“İNSANLAR GÜVENLİ ALANI OLAN EVLERİNDEN KAÇMAK ZORUNDA KALDILAR, EVLERİ GÖZLERİNİN ÖNÜNDE YIKILDI”

 

Psikolog Nursena As, konuşmasının devamında, “Bizler geçtiğimiz sene iki tane büyük deprem geçirdik ve bu depremler oldukça yıkıcı etki yarattı. İnsanlar güvenli alan dedikleri evlerinin içinden kaçmak zorunda kaldılar, evleri gözlerinin önünde yıkıldı kimisi evin içinden kaçamadan can verdi kimisi ise kurtuldu ama şu anda hala baktığımızda travmanın etkisi devam ediyor ve insanlar bunu ruhen ve bedenen yaşıyor. Biz psikologlar olarak depremin yaşandığı ilk andan itibaren sahadaydık insanlara destek vermeye çalıştık ben bir depremzede olarak memleketimde birilerine yardımcı olmaya çalıştım ve insanların acısına dokunmaya çalıştım. Depremi yaşayanları anlamaya çalıştım ve en azından onları dinledim bir nebze de olsa içine döküp rahatladılar, acılar anlatılarak, denilerek, beraber paylaşılarak geçirilebilen şeyler. Bu depremler ruhsal olarak insanların akşamları yatağına geçince her şey yetersiz geliyor çünkü o zaman biz kendimizle baş başa kalıyoruz ve acılarla yüzleşiyoruz belki afetin ilk anlarda psikolojik destek yardımında bulunduk ama şu anda evine bile girmekte zorlanan insanlar var” yorumunu yaptı.

 

 

“DEPREM ACISININ YÜKÜ İLK GÜNKÜ GİBİ DEĞİL”

 

Psikolog As, “Korkmaları, kaygılanmaları çok doğal çünkü büyük bir travmanın ardında kalan büyük bir hasar vardı. Şu anda baktığımızda insanlar yaşam mücadelesine devam ediyor yani bir şeyleri artık adapte olabildiler, çabalıyorlar, yaşamaya çalışıyorlar. Gelecekleri ile ilgili plan kurmaya başladılar ama bundan bir yıl öncesine baktığımızda insanların umudu yoktu, çabası yoktu adeta tükenmişlik sendromuna girmişlerdi. Deprem olmadan bir gün öncesine gidelim o gün deselerdi ki akşam deprem olacak evler yıkılacak, insanlar ölecek kimse inanmazdı, biz yaşayamayız derlerdi çünkü bu dayanılmaz bir acı ama yaşadık ölümle burun buruna geldik ve sevdiklerimizi belki toprak altına verdik. Biz maddi manevi değerlerimizi kaybettik ama gelin görün ki şu anda o acıyla yaşamaya alıştık ilk günkü gibi kalmadı, dünyam başıma yıkılır dediğiniz duruma alıştık acımız hala var sevdiklerimizin acısını kalbimizde hissedeceğiz, onları yaşayacağız ama bunda hemfikiriz ki bu acının yükü ilk günkü gibi değil şu anda bazı şeyler geçmiş durumda.” ifadelerinde bulundu.

 

 

“DEPREM KORKUSUNU AŞAMAYANLAR PSİKOLOJİK BİR DESTEK ALSIN”

 

“Evlerimiz hala ara ara sallanıyor gibi olabilir ama ilkin ki gibi değil, işte burada insanın yaratılışını görüyoruz” diyen Psikolog Nursena As, “İnsan yaratılırken kodlarında adapte olma yeteneği de bulunmuştur ve biz de bir şekilde bu sürece adapte olduk artık,  gelecekle ilgili planlar yapabiliyoruz, Buda bizim insani özelliklerimizden biri bu acıya gitgide daha da alışacağımız bir acı olacak. Afet bizim için hayatımızın bir parçası olacak çünkü Türkiye bir deprem bölgesi önemli olan önlemimizi almak ve bu afet acısı da öyle bir yer edinecek. Acı hala ilk günkü gibi yaşıyor olanlarımız varsa, ben de hala etkileri var, bir türlü geçmiyor, hep aklımda, hep irkiliyorum, sarsılıyor diyorsanız burada lütfen psikolojik bir destek alsın çünkü bu travma sonrası stres bozukluğu dur.  Tabi buda doğal bir süreç burada kendinizi ötelemeyin bunun için uğraşın bunu telafi edin ve psikolojik destek alıp psikoterapiye gidin çünkü ilk günkü gibi acınız kalmamalı, hafiflemeli hayat acısıyla tatlısıyla devam ediyor, onun için bir an önce hayata adapte olmamız gerekiyor bunun için de psikoterapi desteği alabilirsiniz.  Bugün 6 Şubat ve yaşamamızın tekrar canlandığı bir gün” diyerek konuşmasına son verdi.